gör
Malatya
Malatya, Doğu Anadolu Bölgesi’nin batısında, doğu-batı ve kuzey-güney doğrultusunda uzanan yolların kavşağında bulunmaktadır. Karakaya Baraj Gölü altında kalan Cafer Höyük kazılarından elde edilen bulgulara göre Malatya’nın tarihi dokuz bin sene öncesine uzanmaktadır. Orta Asya, Orta Doğu ve Mezopotamya’dan gelen ticarî yolların kesişmesi ve batıya geçit veren bir konumda bulunması nedeniyle Malatya, tarihin her döneminde önemli bir yerleşim merkezi olmuştur. Malatya kültürel, tarihi ve doğal varlıkları ile çok ilgi çekici bir destinasyondur.
Arslantepe Açık Hava Müzesi
2021 yılında UNESCO Dünya Kalıcı Kültür Mirası Listesi’ne giren Arslantepe Höyüğü, Malatya şehir merkezinden altı kilometre uzakta yer alıyor. MÖ 5000 yıllarından MS 11. yüzyıla kadar yerleşim gören höyük, MS 5-6. yüzyılları arasında Roma köyü olarak kullanılmış ve daha sonra Bizans nekropülü olarak ömrünü tamamlamıştır. 1932 yılından beri kazı çalışmalarının yürütüldüğü Arslantepe; Malatya’nın en önemli arkeolojik alanı olarak kabul edilmektedir ve 2011 yılında açık hava müzesine dönüştürülüp ziyarete açılmıştır. Höyükte yapılan kazılar sonucunda; MÖ 3300-3000 yıllarına ait “dünyada bilinen en eski kerpiç saray”, MÖ 3600-3500 yıllarına ait bir tapınak, iki bini aşkın mühür baskısı, koridor bezemeleri, kral mezarı ve “dünyada bilinen en eski 9 kılıç, 12 mızrak ucu” ve daha pek çok eser ortaya çıkarılmıştır. Müze girişine 1900-1932’li yıllarda bulunup Ankara’ya götürülmüş olan Malatya Kralı Tarhunza ile iki aslan heykeli ve duvar kabartmalarının aynı malzemeden yapılmış birebir kopyaları yerleştirilmiştir. Ziyaretçiler kazı alanındaki kerpiç saray ile duvar bezemeleri ve diğer kalıntıları görebilmektedir. Arslantepe’de koruma ve sergileme olanağı bulunmayan buluntular Malatya Müzesi’nde sergilenmektedir.
Eski Malatya (Battalgazi) Ulu Cami
Eski Malatya Ulu Cami, İzzettin Keykavus döneminde 1211 ile 1220 yılları arasında yaptırılmıştır. Büyük Selçuklular'ın İran bölgesinde geliştirdiği üstü açık avlulu ve eyvanlı cami plan tipinin ve mihrap önü kubbeli, tuğla malzemeden sırlı tuğla ve çinlilerin yoğun kullanıldığı önemli bir eserdir. Orijinalinde alçı bir mihrabı, kündekâri tekniğinde yapılmış önemli bir minberi vardır. Çini sanatkarı Malatyalı Yakup, Hattat ise Yakup'un oğlu Ahmet'tir. Türk Mimarlık tarihi ve alçı, çini, ahşap süslemeleri bakımından Anadolu Selçuklu sanatının önemli bir eseridir.
Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı
Malatya merkeze 11 kilometre uzaklıktadır. Battalgazi ilçesinde bulunan kervansaray 1637 yılında IV. Murat’ın silahtarı Bosnalı Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Doğu-Güneydoğu Anadolu ve Bağdat’a giden ticaret yolları üzerinde bulunan kervansaray, o dönemlerde şehrin ticari yoğunluğunu göstermesi açısından önem taşır. 2007-2010 yılları arasında restore edilen kervansarayda kültürel ve sanatsal faaliyetler icra edilmektedir.
Somuncu Baba Külliyesi
Malatya merkeze 108 kilometre uzaklıktadır. Darende ilçesinde Tohma Kanyonu içinde yer alan külliyede Somuncu Baba Türbesi, Somuncu Baba Cami, Somuncu Baba Müzesi ve Balıklı Göl bulunmaktadır. Halk arasında “Somuncu Baba” olarak anılan ve 15. yüzyılın büyük mutasavvıflarından olan Şeyh Hamid-i Veli’nin kabri külliye içerisindedir. Taş minarenin kapı alınlığında Hicri 1097 (Miladi 1686) tarihi yazmaktadır. Türbede Cumhuriyet devri ahşap işçiliğini yansıtan bir sanduka da bulunmaktadır. Somuncu Baba’nın kabri başta olmak üzere birçok ruhani önderin kabirlerinin yer aldığı külliye ülkemizin önemli inanç merkezlerindendir. Her gün binlerce insan ziyaret edilen külliye etrafında doğal bir yüzme havuzu olan Kudret Havuzu, piknik alanları, yürüyüş yolları, restoranlar ve işyerleri bulunmaktadır.
Levent Vadisi
Malatya’ya 47 kilometre uzaklıkta, Akçadağ ilçesindedir. Yaklaşık 65 milyon yıl öncesine dayanan ve jeolojik deformasyonlar sonucunda oluşan bu doğa harikası oluşum, jeolojik özellikleri ve Neolitik Çağdan kalma kalıntıları ile dünyanın en ilginç doğal alanları arasında gösterilen 28 kilometre uzunluğunda bir alandır. Vadi son derece ilginç jeolojik oluşumlar, uçurumlar ve duvar kısımlarında kaya kabartmalarının hakim olduğu yüzlerce mağarayı içerisinde barındırır. 104 m yüksekliğinde olan Seyir Terası; jeolojisi ve kültürel varlıkları ile Anadolu’nun en önemli jeoarkeoloji merkezi olan Levent Vadisi’nin tanıtımında önemli rol oynamaktadır. Vadide doğa yürüyüşü, kaya tırmanışı, kampçılık, izcilik, spor ve alternatif turizm faaliyetleri yapılabilmektedir.
Eski Malatya Şehir Surları
Malatya merkeze 9 km uzaklıkta, Battalgazi ilçesindedir. Roma İmparatoru Titus (MS 79-81) zamanında Lejyon Karargâhının yapımı ile başlayan sur inşaatı, Traianus (MS 98-117) tarafından genişletilerek devam ettirilmiştir. I.Constantinos (MS 363), saltanatı döneminde surların yapımını hızlandırmış; Justinianos zamanında (MS 527-565) ise surlar en son şeklini almıştır. Surların günümüzde büyük bir bölümü ayakta kalamamış, 550 metrelik bölümü ise 2016 yılında restore edilmiştir. Beşgen bir plan üzerine kurulmuş olan surların ayakta kalan parçalarındaki yapı tekniğinden anlaşıldığına göre, duvarların iç ve dış yüzleri düzgün iri boyutlu taşlarla kaplanmış, düz taşların arası molozlarla doldurularak taşlar harç ile kaynaştırılmıştır. Sonradan yapılan tamirlerde zarar gören kısımlar, kesme taşlarla takviye edilmiştir.
Yeni Cami (Hacı Yusuf Cami)
Malatya merkezde yer alan cami, 1843 yılında Hocazade Hacı Yusuf tarafından yaptırılmıştır. 2 Mart 1893 tarihindeki depremde yıkılan caminin yerine bugünkü caminin inşasına başlanmış ve cami 1912 yılında tamamlanmıştır. İlk camiden günümüze ancak yarım kalan minaresi ulaşabilmiştir. Caminin tamamı muntazam sıralı silme taşlarla yapılmıştır. Harimin dört fil ayağı üzerine büyük bir kubbe ile örtülü olması, klasik Osmanlı mimarisini yansıtır. Son cemaat yeri sütunların taşıdığı beş kubbe ile örtülüdür. Üç girişi bulunan caminin asıl girişi kuzeyde yer almakta ve her iki tarafında da iki şerefeli zarif birer minare bulunmaktadır.
Ansır Mağaraları
Malatya merkeze 58 km, Yazıhan ilçesine ise 10 km uzaklıkta, tarihî İpek Yolu üzerinde yer alan mağaralar gerek doğası, gerekse manzarası ile önemli bir konuma sahiptir. Bu mağaralar halk arasında “Buzluk Mağarası” ismi ile de anılmaktadır. Mağaraların insanlar tarafından barınak olarak kullanıldığına dair bir bilgi bulunmamakla birlikte, kaya mağaralarında Yontma Taş Devri ve Hitit uygarlıklarının izlerine rastlanır. Ayrıca Ansır Vadisi’nde yer alan tarihî yerleşmelerde Roma ve Bizans dönemlerinin yansımalarını da görmek mümkündür. Kayaların altında üç kilise ile 40-50 civarında oda görünümünde birimler vardır.
Kayaarası Kanyonu
Malatya’ya uzaklığı 129 km’dir. Arapgir ilçesinde bulunan 18 km'lik kanyon, Kozluk Çayı üzerinde bulunur, yer yer sarp ve dik kayalıkların yer aldığı kanyon çevresindeki alanlarda dağ keçisi ve diğer bazı yaban hayvanlarına rastlanmak mümkündür. Vadide doğa yürüyüşü, kaya tırmanışı, kampçılık, izcilik ve alternatif turizm faaliyetleri yapılabilmektedir.
Girmana Vadisi
Malatya merkeze 60 km uzaklıktadır. Hekimhan ilçesine bağlı Girmana Mahallesi'ndedir. Dik kayalıkları, taraçaları ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken vadide mesire alanı ve 4 km'lik yürüyüş yolu bulunmaktadır.
Sultansuyu Harası
Akçadağ ilçesi sınırları içinde bulunan Sultansuyu Harası, Malatya’nın 27 kilometre batısında Malatya-Kayseri karayolu üzerinde Sultansuyu Vadisinde bulunmaktadır.
1865 yılında Sultansuyu Çiftlikatu Hümayun adıyla kurulan Hara, 1908 yılına kadar ordunun at, keçe, yün gibi hayvan ve ürün ihtiyaçlarını karşılamak üzere sürdürmüştür. Meşrutiyet’in ilanından sonra (1908) Çiftlikatu Hümayun lağvedilerek Hazineye devredilmiş, 1915 yılına kadar halka yarıya vermek suretiyle işletilebilmiştir. 1915 yılında halen hara merkezi olarak kullanılan Aziziye Kışlası ve civarındaki 500 dekarlık arazide bir tay deposu kurulmuş ve ilk defa hara ismini almıştır.
Bu kuruluş 1924 yılında kapatılmış ve yerine topçu alayı kurulmuştur. 1928 yılına kadar hizmetini sürdüren topçu alayı buradan taşınınca Doğu ve Orta Anadolu vilayetlerinin, at ıslahı ve aynı zamanda çöl karakterine sahip safkan Arap atı yetiştirerek, bu suretle memleket atlarının kan değişikliğini sağlamak, aynı zamanda ordunun ihtiyacı olan hafif süvari bineği atı yetiştirmek amacıyla “Sultansuyu Harası” kurulmuştur. Halen işletilmekte olan hara, safkan Arap atlarıyla ünlüdür.
Taş Köprü
Malatya merkeze yaklaşık 150 km, Arapgir ilçesine 30 km uzaklıktadır. Köprü; batı tarafı dik kayalık olan derin kanyon içinde ana kayalara oturtulmuş ve kesme taştan yapılmış yüksek kemerli bir mimari üsluba sahiptir. Köprü, yakın çevrede bulunan Osmanlı dönemi köprülerinden mimari üslup bakımından ayrılmaktadır. Geç Roma Dönemi'ne (MS 3-4 yy.) ait olduğu düşünülmektedir.
Onar Kaya Mezarları
Malatya merkeze 114 km, Arapgir ilçe merkezine ise 17 km mesafede bulunan 19 kaya mezarı, Roma Dönemi’ne aittir. Kaya mezar odalarının birkısmı yaşam ve ibadet mekânı olarak da kullanılmıştır. Bazı odaların tavan ve duvarlarında otlayan at ve deve çizimleri ile insan figürlerinden oluşan resimler göze çarpmaktadır.
Meydan Köprüsü
Malatya merkeze 124 km uzaklıktadır. Arapgir ilçesi, Kozluk Çayı üzerinde bulunan tarihi köprü, iki kemer gözlü olup sivri kemer tarzındadır. Aynı doğrultuda olmayan kemer gözleri, temeli doğal kaya olan bir duvarla birbirine bağlanmıştır. Ayakları kaya üzerine oturan köprünün genişliği 5 metredir. Ermenice ve Arap alfabesi ile iki dilde yazılan kitabesi okunamayan köprünün 13. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir.
Taşhan
Malatya merkeze 81 km uzaklıktadır. Hekimhan ilçesinde bulunan han, üç dilde (Ermenice, Süryanice, Arapça) yazılmış olan kitabesine göre, 1218 yılında I. İzzettin Keykavus Dönemi’nde inşa edilmiştir. Han önde kare bir avlu, avlu etrafında sıralanan odalar, avlunun arka tarafında dikdörtgen şeklinde ve kendi içinde üç bölüme ayrılan kapalı hol kısmından ibarettir. 2006-2009 yılları arasında restore edilmiştir.
Taşhoron Kilisesi
Malatya merkezde bulunan Ermeni kilisesi, 18. yüzyılın ikinci yarısında, dikdörtgen bir plan üzerinde, kesme taşlarla inşa edilmiştir. Doğu Anadolu’daki tek kubbeli kiliselerin en önemli örneklerinden biridir. Kiliseye mermerle süslü bir kapıdan girilmektedir. Kilisenin daha önce kubbe kasnağında burgu motifler, sekiz adet demet, aziz ve azize tasvirleri yer almaktaydı. Restorasyonu süren kilise yakın bir zamanda ziyarete açılacaktır.
Venk Şapeli
Malatya merkeze 27 km uzaklıktadır. Çamurlu Mahallesi'nde bulunan şapelin kitabesinde, “Aziz Kirkor’un kapısı 1670 yılının Mart ayının 18’inde, Simon Gabiskos eli ile yapıldı.” denilmektedir. Şapel, 12,5 x 6,90 m ebadında dikdörtgen bir plana sahiptir. İbadet edilen ana bina halen ayaktadır. Apsisin sağında ve solunda azizlerin mekânı yer almaktadır. Kapının üzerinde bulunan kitabeye göre, şapelin Kirkor Lusavoriç’e izafeten yapıldığı anlaşılmaktadır.
Millet Han
Malatya merkeze 120 km uzaklıktadır. Arapgir ilçesinde bulunan han, 1887-1888 yıllarında vakıf eseri olarak inşa edilmiştir. Kapısı, küçük bir havuzun yer aldığı dikdörtgen planlı avluya açılır. Tarihi iş yerleri bu avlu etrafında dizilmiştir.Üst katta ahşap dikmeler üzerine kurulan iç balkon bulunur. Avlu içi balkonu odalarla çevrelenmiş olan han, inşa edildiği dönemin özgün mimari tarzını yansıtır. Bir ara kamu kurumlarınca hizmet binası olarak kullanılan han, günümüzde butik otel-restoran olarak kullanılmaktadır. 2011 yılında restore edilmiştir.
Zengibar Kalesi
Darende ilçesinde Tohma Çayı’nın batısında, Somuncu Baba Türbesi ve Osmanlı Mezarlığı arasında kalan alanda yer almaktadır. Bir Osmanlı yapısıdır. Kale batı yönünde dik bir yamaçla Osmanlı Mezarlığı’na kadar inmektedir. Darende ilçesinin sırtını dayadığı dağlık yamacın üzerinde yer alan kalenin kapı girişi, sarp kayalıklardan geçen dik yamaç üzerine inşa edilmiştir. Tek girişli kapısı kesme taştan yapılmıştır. Kayaların dik olmasından dolayı geçiş sadece bu kısımdan sağlanabilmiştir.
Orduzu Çınar Ağacı
Tarihi Çınar Ağacı, Malatya merkeze 6 km uzaklıktadır. Orduzu Mahallesinde bulunan Çınar, 2011 yılında tescillenmiş olup 2. grup doğal sit alanındadır. Boyu yaklaşık 15 m olan ağacın yaşı kesin olarak bilinmemektedir. Etrafındaki gözelerden su akmaktadır. Bir rivayete göre Battalgazi hayvanlarını buraya sulamaya getirmiş, suladıktan sonra elindeki çınar çubuğunu suyun kenarına dikmiş ve o çubuktan da bugünkü çınar ağacı yetişmiştir. Günümüzde çınarın çevresinde bisiklet ve yürüyüş yolları, suni gölet, oturma grupları, çocuk parkı, mesire alanları, bölgede yaşayan medeniyetleri anlatan rölyeflerle işlenmiş duvarlar yer almaktadır.
Malatya Arkeoloji Müzesi
Neolitik, Kalkolitik, Tunç Çağı, Hitit, Asur, Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin sergilendiği arkeoloji müzesi Kernek Mahallesinde bulunmaktadır. Arslantepe Höyük, Cafer Höyük, İmamoğlu Höyük, Pirat Höyük, Köşkerbaba Höyük kazılarında ortaya çıkarılan eserler ile müze yönetimi tarafından yürütülen kurtarma kazılarından elde edilen eserler kronolojik ve tematik olarak üç sergi salonunda 32 vitrinde sergilenmektedir. Müzede sergilenen eserlerin çoğu Arslantepe buluntularıdır. Müzede Arslantepe’de bulunan Eski Tunç Çağına (MÖ 3200) ait “dünyanın bilinen en eski metal kılıç ve mızrak uçlarını” da görmek mümkündür.
Atatürk Evi Müzesi
Atatürk Evi Müzesi kesme taştan yapılmış bir 19. yüzyıl Osmanlı yapısıdır. Atatürk, 1931 ve 1937 yıllarında Malatya’ya geldiğinde bu binayı kullanmıştır. Önceleri halkevi ve halk eğitim merkezi olarak kullanılan bina, yapılan düzenlemelerle müzeye dönüştürülmüştür. Bir salon ve altı ayrı oda halinde düzenlenen müzede Atatürk’ün Malatya’ya geldiği zaman kullandığı eşyaların sergilendiği bir oda, Atatürk kitaplığı ve Cumhuriyet dönemi fotoğrafları yer almaktadır.
Beşkonaklar Etnografya Müzesi ve Geleneksel Malatya Evi
Malatya merkez Saray Mahallesi, Sinema Caddesi üzerinde bulunan ve “Beşkonaklar” olarak bilinen konaklardan üç tanesi Etnografya Müzesi ve Geleneksel Malatya Evi olarak hizmet vermektedir. 1935-1940 yılları arasında inşa edilen konaklar bahçeli ve iki katlı olup taş temel üzeri kerpiç ve ahşaptan yapılmıştır. Cumhuriyet dönemi sivil mimarisinin güzel örneklerinden olan konaklarda yöresel kıyafetler, takılar, aksesuarlar, mutfak aletleri, ev eşyaları gibi Malatya ve yöresine ait etnografik eserler sergilenmektedir.
Ozan Anıtı
Malatya merkeze 77 km uzaklıktadır. Darende ilçesinin bulunan ve yöre halkı tarafından “Mescit” olarak da adlandırılmaktadır. Anıt mezar, düzgün kesme taşlardan yapılmış olup kare planlıdır. Batı yönünde bir giriş kapısı bulunmakta ve taşıyıcı olmayan on iki adet yarım sütundan oluşmaktadır. Anıt mezar, Roma Dönemi’ne ait olup kayısı bahçeleri arasındadır.
Onar Büyükocak Cemevi
Malatya merkeze 113 km uzaklıktadır. Arapgir ilçesinde bulunan ve Anadolu'nun en eski cemevi olarak bilinen yapı Türkmen bayat oymağından olan Şeyh Hasan Onar tarafından yaklaşık 800 yıl önce Alaaeddin Keykubad'ın zaviye vakıf arazisi olarak bağışladığı yerde yapılmıştır. 7 kat göğü temsil eden mingi sistemiyle yapılan ve Selçuklu mimarisinin özelliklerini taşıyan cemevi içerisinde yaklaşık 200 yıllık Kuran-ı Kerim bulunmaktadır.
Mirliva Ahmet Paşa Cami
Malatya merkeze 120 km uzaklıktadır. Arapgir ilçesinde bulunan cami “Çarşı Cami” olarak da anılır. 1715 tarihinde, Arapgirli Hacı Muhammed Paşa tarafından yaptırılmıştır. Cami, 1778’de Sancak Vekili İshak Paşa’nın oğlu Mirliva Ahmet Bey tarafından yapılan onarım nedeniyle halk arasında onun ismiyle anılmaktadır. Kesme taşla örülü, dikdörtgen planlı ve ahşap çatılı olan caminin batı duvarında yer alan dikdörtgen kaideli minare, kesme taştan örülmüştür.
Fethiye (Abdusselam) Cami
Malatya merkeze 45 km uzaklıktadır. Yazıhan ilçesinin 6 km kuzeybatısındaki Fethiye Mahallesi'nde bulunan cami giriş kapısı üzerindeki kitabesine göre Abdüsselam oğlu Mustafa Paşa tarafından 1566 yılında yaptırılmıştır. Halk arasında “Uzun Hasan Cami” olarak da bilinmektedir. Osmanlı dönemi tek kubbeli, kare planlı cami örneklerinden olan bu yapının beş bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır. İbadet mekânı kare planlı olup üzeri dört yarım kubbe ile desteklenen, tromplu merkezi bir kubbe ile örtülmüştür. Mihrabı mermerden, minberi de taştan yapılmıştır.
Kanlı Kümbet
Malatya merkeze 10 km uzaklıktadır. Battalgazi ilçesinde bulunan kümbetin 12-13. yüzyıl Selçuklu yapısı olduğu düşünülmektedir. Kripta odası bulunan bir anıt mezardır. Mezar hücresi ve gövde kısmı olmak üzere iki bölümden oluşan kümbetin alt katı mumyalık, üst katı ziyaret yeri olarak inşa edilmiştir. Mezar kısmı taş, kubbesi ve kubbe geçişi tuğladan örülüdür.
Kent Müzesi
Malatya merkezde bulunan eski Askerlik Şubesi binası 2016 yılında Battalgazi Belediyesi tarafından restore edilerek Kent Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Malatya’da yer alan en eski tarihli kamu binası özelliğini taşıyan Askerlik Şubesi binası 1893 yılında II. Abdülhamit zamanında iki katlı kagir olarak inşa edilmiştir. Dijital teknolojinin kullanıldığı müzede Malatya’nın 7000 yıllık tarihi, arkeolojik değerleri, mimari zenginlikleri, mutfak kültürü, eğitim, spor ve basın tarihi belge, fotoğraf ve görsel objelerle sergilenmektedir.
Radyo ve Gramafon Müzesi
2018 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan “Türkiye'nin en büyük radyo ve gramofon müzesi”nde toplam 703 eser sergilenmektedir. Müze; Malatya Radyosu Köşesi, Fahri Kayahan Köşesi, Siyasal Tarih Köşesi, İlk Radyo Yayını Köşesi ve Radyo Tamir Dükkânı bölümlerinden oluşmaktadır.
Tahtalı Hamam Müzesi
Malatya merkezde bulunan hamam 19. yüzyılın başlarında yapılmış olup kesin tarihi bilinmemektedir. Yaklaşık 300 metrekare bahçesi olan hamam, sıcaklığa, halvet hücresine ve kare planlı bir soyunmalığa sahiptir. 2016-2017 yıllarında Battalgazi Belediyesi tarafından restorasyonu yapılan hamam, günümüzde "Hamam Müzesi" olarak kullanılmaktadır. Müzede, Türk hamamlarında yüzyıllardır kullanılan tekstil ürünleri, metal ve kemik eşyalar sergilenmektedir. Müzede ayrıca Türk hamam kültürü ekseninde oluşan gelenek ve sözlü kültür öğeleri, kostümlü müze uzmanları, amatör tiyatro gösterileri, konferanslar, galeri konuşmaları ve işitsel sergilemeler ile tanıtılmaktadır.
Poyraz Konağı Yaşam Müzesi
Malatya merkeze 10 km uzaklıktadır. Battalgazi ilçesinde bulunan müzenin binasının 1890 yılında yapıldığı tahmin edilmektedir. Osmanlı son dönem sivil mimari eserlerinden olan konak dikdörtgen planlı, kerpiç, taş ve ahşap malzemeden yapılmış olup iki katlıdır. Ahşap merdivenle çıkılan 1. katta haremlik ve selamlık kısmı yer almaktadır. Ayrıca burada balkon şeklinde "hayat" adı verilen yazlık mekânlar da bulunmaktadır. Alt katta mutfak, kiler, samanlık gibi ihtiyaçları karşılayan mekânlar yer alır. 2011 yılında Battalgazi Belediyesi tarafından restorasyonu yapılan konak günümüzde "Mahalle Yaşam Müzesi” olarak kullanılmaktadır. Müzede Malatya ve yöresine ait etnografik eşyalar sergilenmektedir.
Fotoğraf Makinesi Müzesi
Malatya merkezde bulunan müze, "Türkiye’nin en büyük fotoğraf makine müzesi" olmasının yanı sıra "Asya ve Avrupa'nın en büyük fotoğraf makinesi müzesi" ünvanına sahiptir. 2017 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulmuştur. Tarihe tanıklık eden binlerce fotoğraf makinesini kronolojik olarak inceleme imkanı sunan teknik bir müzedir. Sanat Sokağı'nda Malatya mimarisine uygun iki katlı ev içerisinde hizmet veren müzede 44 ayrı segmentte toplam 2023 adet fotoğraf makinesi ve 55 ayrı segmentte 3600 adet aksesuar sergilenmektedir.
Hasan Basri Türbesi
Türbe Battalgazi ilçesinde yer almaktadır. Türbe şimdiki yerine Karakaya Baraj Gölü altında kalan Korucuk Köyü’nden taşındığı için zaman zaman Korucuk Türbesi adıyla da anılmaktadır. MS 7.yüzyılda Basra’dan Malatya çevresine yerleşmiş bir zat olan Hasan Basri Hazretlerinin yattığına inanılmaktadır. Sekizgen inşa edilen yapının kubbe kısmı prizmatik olarak yapılmıştır. Sanduka kısmı zeminden yüksekte olup mermerle çevrilmiştir. Hasan Basri Hazretlerinin vefatından önce “Su ile geldim su ile gideceğim.” sözünün bu taşınmayı işaret ettiği söylenmektedir.
Geleneksel Malatya Evleri
Geleneksel Malatya evleri; çoğunlukla taş temel üzeri kerpiç duvarlı, iki katlı, iç sofalı, cumbalı ve bahçeli olarak inşa edilmiş olup kendine has özel bir yapı tarzına sahiptir. Malatya, tarih boyunca farklı inanç ve medeniyetlere ev sahipliği yapmış, Malatya merkez ve ilçelerde bu medeniyetlere ait birçok özgün mimari yapıyı günümüze kadar koruyabilmiştir. Geleneksel Malatya Evleri, yörenin ikliminden ötürü kalın duvarlı ve birbirine uyumlu küçük pencereleri olan müstakil yapılardır. Taş, kerpiç ve ahşap başta gelen mimari yapı elemanlarıdır. Evler, kesme taşlarla yerden bir metre kadar yükseltilmiş olan temeller üzerine inşa edilmiştir. Kapı, pencere, odaların taban ve tavanları, duvar arası hatıllar, dış doğrama, merdiven, dolap, yüklük ve askılık gibi yerlerde ahşap kullanılmıştır. Evlerin giriş katında zahirelik (kiler), hızna (mutfak) ve kış damı denilen büyük bir oda bulunmaktadır. Üst kata ahşap merdivenlerle çıkılır. Misafir ve oturma odaları ile diğer müştemilat sofanın etrafında yer alır.
İnönü Müzesi
Malatyalı devlet adamı, asker, ikinci cumhurbaşkanı, eski başbakanlardan İsmet İnönü anısına düzenlenmiş müze İnönü Üniversitesi rektörlük binası giriş katında yer almaktadır. Müzede İnönü’ye ait özel eşyalar, fotoğraflar ve belgeler sergilenmektedir.
Turgut Özal Müzesi
Turgut Özal Üniversitesi yerleşkesinde bulunan müze, Malatyalı devlet adamı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal anısına kurulmuştur. Müzede Turgut Özal’a ait fotoğraf ve özel eşyalar sergilenmektedir.
Çobanlı Konağı
Arapgir ilçesinde bulunan konak, Çanakkale Savaşı kahramanı Cevat Çobanlı Paşa’nın babası Osmanlı paşalarından Cevat Şakir Paşa tarafından 1890'lı yıllarda yaptırılmıştır. Konak, dört katlı olup beden duvarlarında kaba yonu, köşelerinde ise kesme taş kullanılmıştır. Birinci kat depo ve diğer hizmetler için, ikinci kat selamlık ve haremlik olarak kullanılmıştır.
Köprülü Mehmet Paşa Cami
Malatya merkeze 81 km uzaklıktadır. Hekimhan ilçesinde bulunan cami 1661 tarihinde Köprülü Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. Ortada yer alan ve sekizgen kasnak üzerine oturtulmuş bulunan büyük kubbe, iki yana doğru beşik tonozla genişletilmiştir. Son cemaat yeri revaklı olup beş küçük kubbe tarafından örtülmektedir.
Nemrut Dağı
Nemrut Dağı Harabeleri’nin, büyük bölümü Adıyaman’ın Kahta ilçesi içerisinde, bir kısmı da Malatya’nın Pütürge ilçesinde yer almaktadır. Kommagene Kralı I. Antiochos’un 2.206 metre yükseklikte Nemrut Dağı eteklerinde tanrılara ve atalara şükranlarını göstermek için yaptırdığı mezarlar ve anıtsal heykeller Helenistik Dönem’in en görkemli kalıntılarından biridir. Anıtsal heykeller doğu, batı ve kuzey teraslarına yayılmıştır. İyi korunmuş dev heykeller kireç taşı ve kumtaşı bloklardan yapılmıştır ve 8-10 metre yüksekliğindedir. Malatya’dan Nemrut’a, 98 km'lik Malatya-Pütürge-Tepehan yolu takip edilerek ulaşılmaktadır.